Tatil kenti denince hem Türkiye’de hem de dünyada akla gelen ilk yerlerden biri Çeşme’dir. Daracık sokakları, ilham verici tarihi dokusu, insanı büyüleyen deniz manzarası ve tabii her mevsim ayrı bir etkinliğe sebep olan rüzgârı…
Çeşme bu ve bunun gibi birçok özelliği ile her yıl binlerce yerli ve yabancı ziyaretçiyi ağırlamaktadır. Peki, Çeşme’nin özellikleri bunlarla mı sınırlıdır? Hayır. Çeşme jeotermal kaynaklarıyla sağlık turizmine de ev sahipliği yapmaktadır. Birçok hastalığın tedavisinde kullanılan bir yöntem olan jeotermal ya da yaygın adıyla kaplıca, Çeşme’de yüzlerce yıldır bir şifa kaynağıdır.
Çeşme’de özellikle Şifne ve Ilıca beldelerinde çok fazla sayıda termal otel ve pansiyon yer almaktadır. Bu termallerden yazın faydalanabileceğiniz gibi aynı zamanda yılın her mevsimi yararlanma imkanı bulunmaktadır. Çeşme’ye kışın gitmenin en büyük avantajlarından biri de sahip olduğu termalleridir. Modern tarzda termal otelleri olduğu gibi köhne ekonomik termal otellerde mevcuttur. Bu termal tesislerde çamur banyoları imkânı da bulunur.
Ilıca ve Şifne yörelerinde birçok kaynak yer almaktadır. Bunların bir kısmı denizden kaynamaktadır. Denizden kaynayan bu kaynakların en önemlisi Toptan ve Hamidiye’dir. Kaynak suları 20 santigrad derecenin altında ve 20 santigrad derecenin üstünde olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Denizden kaynayan sular 20 santigrad derecenin üstündedir.
Alaçatı’nın taş sokaklarında ki modern restoran kafelerde oturup sohbet edebileceğiniz gibi Şifne’de herhangi bir termalde termal havuzun içinde size yapılan yemek ve içki servisi eşliğinde de sohbet edebilir keyifli vakit geçirebilirsiniz.